Kapitalizm bugün dünya üzerindeki en özgürlükçü toplum yapılanmalarından biri olarak görülmektedir. Kapitalizm sisteminde birey merkezli bir görüş ve devlet ile özel mülkiyet arasında belirgin çizgiler vardır. Bu ekonomik sistemde bireylerin özgürlükleri had safhadayken kısıtlamalar da minimumda tutulmaktadır.
Daha önce kapitalizm nedir yazısında bu ekonomik sistemin temel dayanakları ve geçmişi hakkında güzel bir yazı yazılmıştı.
Bazılarınız çoktan konu hakkında fikir sahibi oldu, fakat bilmeniz gerekenler sadece önceki yazıda yer alan kapitalizm sisteminin temel ilkelerinden ibaret değil. Bu nedenle kapitalizmi daha iyi idrak edebilmeniz için onu kabul etmemize gerekçe olabilecek en iyi yanlarını keşfetmek için biraz daha yaklaşın:
1. Daha demokratik bir sosyal sistemi amaçlar
Demokrasi yalnızca etnik kökeni, dili, dini, düşünceleri, hayat tarzı ya da her ne farklılığı olursa olsun herkese oy verme hakkından ibaret değildir. Demokrasi aynı zamanda her vatandaşa çevrelerinde olup bitenler hakkındaki fikirlerini ve yorumlarını özgürce dile getirebilme hakkı da vermektir. Diğer toplumsal yapılanmalarda ifade özgürlüğü çok sınırlıyken kapitalizm bu konuda diğer görüşlerden üstün gelmektedir. İşte kapitalizmi faydalı kılan en önemli şey de budur. Kapitalizm, daha demokratik bir sosyal sistemde yaşamamıza imkan sağlamaktadır.
2. Ülke ekonomilerinin kendiliğinden büyümesini sağlar
Kapitalist ülkelerin ekonomileri kendiliğinden daha fazla ilerleme kat etmektedirler. Bütün bireyler ve girişimler genellikle büyük geri dönüş ile motive olduklarından ne yapılacağını öğrenmek ya da daha başarılı olamak için ellerinden geleninin fazlasını yaparlar. Bu nedenle her şirket ve her birey elinden geleni maksimum seviyede yaparsa, ekonomi, bir bütün olarak kapitalizmin varlığından dolayı gelişim ve büyüme olarak sistemin faydasını görür.
3. Yatırımda sınırlar ve engeller yoktur
Dünyanın en iyi üretim şirketlerinin önemli bir kısmı neden ABD merkezlidir? Bu durumun altında yatan neden çok basit; çünkü ABD, kapitalist bir ekonomiye sahip ve bu yüzden yatırım sınırlarının olmadığı, devlet tarafından sürekli düzenlemelerin dayatılmadığı serbest pazar sistemini uyguluyor. ABD’de sizi durduracak tek şey ancak pazardaki rekabette geri kalmanıza neden olabilecek kendi beceriksizliğiniz olabilir. Sistemin mevcut olduğu tüm ülkelerde de durum böyledir.
4. Daha özgürce yaşamayı sağlar
Kapitalizm her bireye hayatında ne yapacağını ve nasıl bir kariyer peşinde koşacağını özgürce seçme hakkı verir. Toplumun sizin görüşünüzü köreltecek veya sizi belirli bir işi yapmaya zorlayacak kuralları olmaz; bu da kendi hayatınızın kurallarını özgürce koyma hakkını size verir. Bu kapitalizmin en ilginç gerçeklerinden biri değil mi? İsterseniz bir internet girişimcisi olun isterseniz de küçük bir terzi dükkanını işletin. Seçim hakkı sizin, müdahale asla yok.
5. Kapitalizm insanların içindeki ‘en iyiyi’ ortaya çıkarır
Kapitalizm, en iyi olanı her zaman en iyisi ile ödüllendirir. Her bireyi ya da şirketi elindeki işi en iyi şekilde yapmaya motive eder. Geri dönüşler direkt olarak birey ya da şirketlerin ortaya koyduklarıyla ve üretkenlikleriyle ilgilidir. İşte bu yüzden bireyler veya şirketler yarışta ön sıralarda yer bulabilmek için sürekli ‘en iyi’ olmak için çalışırlar. Bu da her zaman ‘en iyiyi’ ortaya çıkarır.
6. Kapitalizm aslında ‘eşitliği’ hedefler
Kapitalizm, konsepti gereği herkesi toplumun onlar için ‘en iyi’ olarak tanımladığı işlere değil, kendi isteyecekleri işlere yönelmesini teşvik eder. Yani ister bir sinema yıldızı, ister bir giysi imalatçısı olsun insanlar çalıştıkları işten ve hayatlarından memnundur. Çünkü zaten hangi mesleği yapmak istediğini herkes kendi seçer. Kapitalist sistemde herkes tüm meslek gruplarına saygı duyar, bu da toplumu
mecazen daha eşit kılar.
7. Toplumsal iyiliğe teşvik eder
Kapitalizmi genelde her iş sahasının hesap vermekle sorumlu ve rekabetçi olduğunu düşünürüz. Bu sistemde her insan, bazı mesleklerde uyuşukluğun ve hakkının altında kazanmanın yaygın olduğu diğer sosyal yapılanmaların aksine, üretkenliğinin karşılığı kadar kazanır. Sistemde ne kadar üretir ve ne kadar çok çalışırsanız bunun karşılığını alırsınız. Diğer yandan böyle bir sistemde her mesleğe eşit önem verildiğinden toplumsal ayrılıklar da minimuma düşmektedir.
8. Kısmen daha iyi sağlık şartları sağlar
Kapitalizm daha iyi sağlık şartlarını herkes için garantileyebilir mi? Cevabı biraz tartışmalı da olsa kısmen evet. Kapitalizm daha fazla özgürlüğü ve ilerlemeyi teşvik ettiğinden dolayı insanlar daha sağlıklı yaşam tarzlarına sahip olarak kuşkusuz ki çok daha üretken olmaktadırlar. Dünyada son yıllarda organik yiyecek üretiminin artması, tohum ve gübre fiyatlarının ucuzlamasının nedeni de aslında budur.
9. Kapitalizm açgözlülüğe teşvik edebilir
Kapitalizmin bir ilginç özelliği de açgözlülük ile ilgilidir. Açgözlülük bir yandan iyi tanımlanmış bir insan ihtiyacı iken diğer yandan tartışmaya açık da olsa kapitalizmin temelini oluşturmaktadır. Paraya, güce ve performansa duyulan açlık ekonomiyi ve bireyleri hayatta ileri götüren uyarıcılardır. İnsanlar kazandığı her kuruş için savaş veriyorlar, bu da yaratıcı fikirlerin ve müthiş bir verimin ortaya çıkmasına yol açıyor.
10. Kapitalizm sanıldığı kadar popüler değildir
Bu sistemi doğrudan ya da dolayılı olarak kabul eden ve uygulayan birçok ülke var. Bu nedenle birçok kişi kapitalizmin diğer sistemlerden çok daha popüler olduğu yanılgısına düşebiliyor. Fakat sanıldığının aksine kapitalizm çok da popüler değil. Hatta her yıl bu sistem çok daha fazla eleştiriye maruz kalıyor ve eğer abartı olmayacaksa; kan kaybediyor.
Çoğumuzun aklında üretim araçlarının özel mülkiyetinin daha yararlı ve rekabetçi olarak görüldüğü şeklinde bir illüzyon var, o yüzden şu rakamları gördüğünüze muhtemelen şaşıracaksınız: Dünya’nın en meşhur kapitalist ekonomilerinden biri olan ABD’de gençlerin büyük çoğunluğu kapitalizmin, sosyalizminden daha iyi olmadığını düşünüyor. Sene başında
The Washington Post gazetesinden Catherine Rampell tarafından kaleme alınan bir araştırma yazısının sonuçları gerçekten ilginç. Rakamlara göre ABD’de sadece 30 yaş altı gençlerde, sosyalizm kapitalizmden daha fazla destek görüyor. Sosyalizm hakkında olumlu görüş verenlerin oranının yüzde 30’a yakın olması, özellikle de Soğuk Savaş zamanında anti-komünizm tehlikesiyle korku salınan ABD’de gerçekten dikkat çekici bir oran olarak karışımıza çıkıyor.